Damızlık Kızın Öyküsü – Margaret Atwood
Önce adıyla ,sonra bütünüyle insanı etkileyen bir eser. Tarih boyunca kadının yeri nedir, sorusuna verilen cevaplar kışkırtıcı ve ürpertici şekilde ele alınmış.
Kitabı okurken hem çok yakınınızda, hem de çok uzakta kalan gerçekler gün ışığına çıkıyor. Kadının doğurganlığı ve nesil devamı için öneminden bahseden kurgusal öyküde, doğurganlığını yitiren kadınların kendisiyle birlikte eşinin de itibarını kaybettiği anlatılıyor. Bu itibar kaybını da başka doğurgan kadınları kiralayarak alt etmeye çalışan bir dünyada geçiyor olaylar. Neticede kadının öyle ya da böyle doğurması, eşine, erkeklere ve egemen sınıfa hizmet etmesi gerekiyor. Burada bir haksızlık var diyenler erkek, kadın fark etmeksizin cezalandırılıyor. Bu kısıtlama ve kurallar ise bir tek amaca hizmet ediyor, insanlığın devamı.
Her ne kadar eser distopik olsa da, şimdi, şu anda kadına nasıl bakıldığını tekrar tekrar düşünmeye sevk ediyor okuru. Kadın bir yazarın yazdığı bu eseri okurken bir kadın olarak içinizde bir yerlerde sızlayan bir yarayı, insanlık tarihi kadar eski bir yarayı yoklarken buluyorsunuz kendinizi.
Sonunu ve içindeki umut kırıntılarını ise saklıyorum. Mutlaka okunması ve unutulmaması gereken bir kitap…