Ruh Yordamı – Gökhan Özcan

“Kendimi bilmiyorum. Bazen dünyayı içime sığdıracak kadar genişliyor yüreğim, bazen kendi çırpıntılarına bile dar geliyor. Bazen küçük bir gülücük bile yetiyor içimi ısıtmaya, bazen dağlara yükselen kahkahalar bile yetmiyor yüzümü güldürmeye. Bazen inanılmaz derecede uçarı, bazen iflah olmaz biçimde kanadı kırık oluyorum. Hep aynı bedenin içinde yaşıyor ama kendimi bilemiyorum.”
Gökhan Özcan’ın köşe yazılarından oluşan bu kitabı; onun akıcı, ilgi uyandırıcı anlatımının yanında, durup düşündürecek şekilde mola vererek, belki tekrar tekrar okunacak bir eser olarak karşımıza çıkıyor. Gündelik hayatın koşturmacası arasında yorulan ruhlarımızı dinlendirmek için bizlere kapı aralıyor. 41 bölümden oluşan ve her bölümde işlediği farklı konular ile kitap, adeta kendisine” 41 kere maşallah” dedirtiyor.

Yazar, bir bölümde “Sözün de bir yüreği olsun, çarpıntısı duyulsun istiyorum.” derken kitabın her satırında bu isteğini hayata geçirme gayreti dikkat çekiyor. Kelimeleri kullanımındaki ustalığı ile her satırın altını çizme isteği uyandırıyor. Yine bir bölümde “İnsan yazarken ne hisseder?” diye soruyor ve “… yazı denen sihirli gücün insana her defasında yeni ve farklı bir kapı açabileceğini biliyorum. “ şeklinde devam ediyor. Kitap, her yaştan okuyucuya hitap edebilecek konu zenginliği ve kalplere dokunan anlatımı ile her kütüphanede olmayı hak ediyor. ,