BÜYÜK SÖZCÜK FABRİKASIAgnes de Lestrade

         Sevgisini hissetirenlere-hissetiremeyenlere büyük uyanışlar sağlayacak olan Büyük Sözcük Fabrikası kitabı bizde de uyanışlar sağladı. Kitabı, önerilen kitaplar arasından listemize ekledim, 2019’da okuduk ama beklentimi karşılamadı, hatta beğenmemiştim içerisinde olumsuz örnek olabilecek; keçi pisliği, tavşan poposu, aşk sözcükleri var diye düşünmüştüm. Okurken rahatsız edeci bir tınısı var çeviri bir eser olmasından dolayı sanıyorum. Derin hikayesi, görsel olarak güçlü anlatımı için, herkes ikinci bir şansı hak eder diye düşünerek bir kez daha okumak üzere halk kütüphanemizden aldık. Zaman geçtikçe ikimizde büyümüşüz, hayata bakış açımız değişmiş bu kitap sayesinde fark ettik.

        Gerçekten, kitaptaki gibi bir ülke yaşasaydık.

”Bu garip ülkede sözcükleri satın almak ve onları söyleyebilmek için yutmak gerekir” gerekseydi, böylesi israf eder miydik sözcüklerimizi hiç boşa konuşur muyduk, sözcükler de nefes almak kadar önemli nefes almak için, para vermek gibi diye düşündürdü. 

Sözcük Fabrikası ülkesinde; çöpe atılmış sözcükleri karıştırıp, ilkbaharda sözcük indirimini bekleyip, arada sırada havada uçuşan sözcükleri kelebek filesiyle toplayıp anlamlı cümleler kurmayı ne çok isteyen birileri vardır. Bunlardan biri de ”Özgür” eee zenginlerde var tabii ”Gürbüz” gibi ikisi de Cemile’yi seviyor. ”Cemile sürekli gülümsüyor ve Özgür onun kime gülümsediğini bilmiyordu.”

Kalpten çıkan sözcükler mi yoksa hunharca savrulan sözcükler mi etkiler? Tezatlıklar  yalın bir anlatımla dile getirilmiş. Çizimler ise sevgiyi içinize işletiyor.

       ”Özgür filesiyle üç tane sözcük yakaladı. Akşam onları söylemeyecek çünkü onları değer verdiği birine saklamak istiyor. Yarın Cemile’nin doğum günü ve Özgür ona aşık (yakın arkadaş olmak istiyor.) ”Seni seviyorum ”demeyi çok istiyor. Ama kumbarasında yeterli parası yok. O zaman oda bulduğu sözcükleri hediye edecek.”

  ”kiraz, toz, sandalye.”  İşte böylesi kitap cümleleri zenginlikten daha büyük mutlulukların olduğunu, çok güzel bir şekilde ifade etmiş. Ne olursa olsun kendine güven ve cesaret duyguları  ile özdeşim kurulmasını sağlamış. Sizler de okurken bitmesin isteyeceksiniz.

Berkay’a ”Kitap neden bitti çok güzeldi” dedirten son sayfa, madem bitmesin istiyorsun devam ettirelim hikayeyi:

-neler yapmışlar ?

-ne sözcükler toplamışlar ?

-neler oynamışlar?

diye akıp giden hayal yolculuğumuzda hikaye tamamlama çalışması yaparak, kendince Özgür ve Cemile’yi resimledi.

”Cemilenin gülümsemesi ve öpücüğü Özgür’ün elini ayağına dolaştırmış, heyecandan öyle çok gülmüş ki Özgür’ün kaşları çatılmış. Sözcüklerin parayla satılmadığı rahatça konuşup, şarkılar söyleyecekleri bir yer bulup oynamışlar.”

 Berkay resmederken beni de sözcüklerle olan gerilimlerimi tahlil etmeye itti kitap. Öyle ya pek çok sözcük var işe yaramadığını düşündüğümüz, gereksiz, anlamsız bulduğumuz hatta ayıp sözcükler var, çocuklarımızın toplum içinde kullanmasını istemediğimiz sözcükler işte bunlardan; kitapta geçen tavuk poposu sözcüğünü duyduğunda hiç anormal karşılamadı oysa, bir-iki ay öncesine kadar  popo sözcüğüne kıkır kıkır gülüp ”popo, kaka,ciş” sözcükleri iki lafının biri iken. Uzmanların önerdiği gibi ”görmezden-duymazdan” geldik, ama fayda etmedi. Ailece alan belirledik, yatak odalarımızda ve banyoda bu kelimeleri kullanabilirsin. Anlaşmaya uydu, mutfakta oynarken koşa koşa belirlediğimiz alanlara ”popo, kaka, ciş” sözcüklerini bağırınca davranış söndü. Bu, durumla yüzleşmemi sağladı; kötü sözcük diye bir şey yokmuş yerinde kullanılmayan sözcük varmış.

Cinsel kimliğin netleşmeye başladığı 4-5 yaş aralığındaki Berkay ”aşık, öpüşme, evlilik kelimelerini duyduğunda gözlerini kaçırıp güldüğü durumları yaşıyor. Sevgisini göstermeyi utanılacak bir durum olarak büyümesini istemem, duygularını konuşmamıza fırsat oluşturan bu kitap aracılığıyla sevginin bizi iyi hissettirdiğini vakti geldiğinde birine karşı özel sevgi hissedeceğini konuşabildiğimiz bir eser.

Kitabı önce ebeveynler okuyarak, aşık yerine ”dostça sevgi”, evlilik yerine ”arkadaşlık kurmak” olarak değiştirerek okuyabilirsiniz.

Hayriye DEMİRKOPARAN


Kitap İçin TIKLAYINIZ

         

Bültene Kayıt Olun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir